fbpx
Yanlış
Doğru
Uydurma

Sonuç

  • Kartalların ortalama ömrü 30 yıldır. Eldeki verilere göre uzmanlar tarafından bakılan kartallar dahi en fazla 50 yıl yaşamaktadır.
  • Kartallar da diğer kuşlar gibi dönemsel tüy dökerler. Anlatının aksine bir anda tüm tüylerinin yolunması hayatta kalmalarını imkansız hale getirir. Eskiyen tüyler vücuttan atılarak yerlerine yenileri gelir. Bu da iki kanatta eş olarak gerçekleşir ki uçuşta aksama olmasın.
  • Kartalların pençe ve gagalarını sökmeleri ise insanların kollarını ve bacaklarını sökmelerinden farksızdır.  Bu şekilde kendinilerini yenilemek bir kenara, vahşi doğada hayatta kalabilmeleri dahi hayatın akışına uymuyor.
  • Kartalın yeniden doğuşu, kişisel gelişim anlatısı olarak ortaya çıkmış gibi görünüyor. Bu hikaye anlatıldıkça kartalların gerçekten bu şekilde kendini yenileyebildiğine inanılmıştır. İddia doğru değildir.

İddia Yayılımı

Sosyal medyada ve televizyon ekranlarında uzun zamandır anlatıldığı anlaşılan kartalın yeniden doğuş uçuşunu duymuş muydunuz? Dizilerde, seminerlerde ve sosyal medyada karşımıza çıkan anlatı şu şekilde:

Kartal, 40 yaşında bir karar vermesi gerekiyor. Kartalın ömrü yetmiş yıl diyorlar. Ya kırkından sonra ölümü tercih edecek veyahut da kendine dönecek. Kendine dönmek istiyorsa kendini yenilemesi lazım. Çünkü kırk yaşına kadar gaga uzuyor. Gagasıyla iş yapamıyor. Pençeler sertleşiyor, avlanamıyor. Kanıtlar kalınlaşıyor, istediği gibi uçamıyor. Bunların yenilenmesi lazım ki kırkından sonra bir otuz yıllık safha başlasın.

Yenilenmeyi tercih eden kartallar bir dağın başına gidiyor. Gagasını kayaya vura vura düşürüyor. Aylar geçiyor aradan yeni gagası çıkıyor, aynen gençliğinde olduğu gibi. O gagayla da pençeleri söküyor. Ardından pençelerle, gagayla birlikte de kanatlarını yoluyor ve bu yenilenme süreci birkaç ayını alıyor. Ondan sonra gaga yenileniyor, kanat yenileniyor, pençe yenileniyor; aynen eski hızıyla bir otuz yıl daha yaşıyor. Dolayısıyla acıyı göze alırsa yenilenebiliyor ama acıyı göze alamazsa bir gün uçamaz hale gelip kendinden çok daha aşağıda olan kuşlara maskara olarak hayatına son vermiş oluyor.

 

Kanıt

Anahtar kelime taraması yaparak incelememize başladık. Bu sırada iddianın İngilizce kaynaklarda da yer aldığını gördük.

İddia, 2007’de bir Powerpoint sunumu olarak e-posta aracılığıyla internette yayılmaya başlamış gibi görünüyor.

Kartalın ömrünün yaklaşık 30 yıl olduğunu söyleyebiliyoruz. Uzman bakımı altındaki kargaların ise 50 yıla kadar yaşayabildiğine dair araştırmalar mevcut. Ancak araştırma boyunca 70 yıl yaşayan hatta bunu uzuvlarını yok edip yeniden doğarak yapan kartallara dair herhangi bir bilimsel araştırmaya ulaşamadık.

İlk adımda iddianın 70 yıl ve yeniden doğuş kısmını hiçbir güvenilir kaynaktan doğrulayamadık.

Peki kartallar tüylerini yolar mı? Muhtemelen bunu yapsalar kan kaybı sonucu istenmeyen durumlar ortaya çıkabilir. Stanford Üniversitesi‘nin derlemesine göre kuşların eski tüyleri zaten yenilerinin büyümesiyle gevşer ve sonunda düşer. Yani hepsi aynı anda dökülmez. Çünkü eş zamanlı olarak hepsi dökülse kartal uçamaz hale gelir. Bu da hayatta kalmasını zorlaştırır. Bu değişimde her iki kanatta da aynı örüntü ile tüy kaybı yaşanır ki uçuştaki denge bozulmasın. Yani yenilerin çıkması için eskilerinin yolunmasına teknik olarak gerek yok. Ki tüysüz bir kartalın hayatta kalmasını beklemek hayatın doğal akışıyla uyumlu değildir.

Gerçek dünya ile kıyaslayarak dinlediğimizde anlatıdaki kurgu boşluklarını yakalamak daha kolay oluyor. Gagası sökülmüş, pençeleri koparılmış, kanatları olmayan bir kartalın hayatta kalma ihtimali oldukça düşük. Özellikle de vahşi doğada.

Evrim Ağacı, aynı iddiayı 2013 yılında incelemiş ve analizinin girişini çok açık bir şekilde “Kartallar hiçbir şekilde gagalarını ve pençelerini sökemezler. Bu, sizi yenilemek amacıyla kollarınızı ve bacaklarınızı sökmeniz gibidir.” bilgisiyle yapmış.

Kartalların pençeleri ve gagaları insan tırnağı gibi keratin yapılıdır. Yani iddiada denildiği gibi kartallar yaşlandıkça bu iki parça da uzar. Bu noktada andığımız vahşi kuşların yalnızca pençe ve gagalarını sert yüzeylere sürtüp tıraşladığını söyleyebiliyoruz. Uzuvlarını sökmeleri söz konusu dahi değil.

Kartal ve yeniden doğuş ilişkisi mitolojik anlatılara dayanıyor

Kartal figürü, Sümerler dahil pek çok kadim toplumun kültüründe yer alır. Eski Mısır ve İran geleneğinde güneş tanrısı olarak betimlenen kartal, eski Yunan mitolojisinde şansın simgesidir: Zeus’a kurban edilir ve aynı zamanda bu tanrıyı da temsil eder.

Kartalın uçuşundaki marifet ve avcılığı onun üstün zeka ve başarı ile eşleştirilip hükümdarlık sembolü olmasını sağlamıştır. Öyle ki Roma imparatorları kartalı, güç ve otoritelerinin bir sembolü olarak görmüştür. Bir imparator öldüğünde ise rahip onun ruhunun ölüm sonrasında kartal olarak yeniden doğduğunu sembolize etmek için bir kartal salıverirmiş

Aslında bu iddia, bize tasvir olarak kartala oldukça benzeyen ve yeniden doğuşu simgeleyen mitolojik bir figür olan Anka’yı hatırlattı. Bilindiği üzere Anka, öldükten sonra küllerinden doğan efsanevi bir kuştur. Mitolojide yeniden doğma, ölümsüzlük, uyanma, aydınlanma simgesidir.  Anka’nın varoluş döngüsü ateş ile gerçekleşir. Ateşse bünyesindeki ışığı ve aydınlığı “yakmak” şartıyla paylaşır. Yani değişimi tıpkı iddiadaki hikaye gibi acı çekerek, kendini kendi elleriyle yok edip yeniden doğarak gerçekleştirir.

Sonuç olarak incelediğimiz anlatı, ‘kişisel gelişim’ sunumlarında kullanılmaya devam ediyor. Metnin sonundaki çıkarım olan acıyı göze alarak değişimi başlatabileceğimiz fikri bir kenarda durduğunda pek çok kişi tarafından doğru sanılan kartal örneklemin gerçek hayatla bir ilgisi yok. Anlatı, kaynağını mitolojik kartal figüründen almış olabilir.

İddia daha önce Snopes ve Malumatfuruş tarafından da incelenmişti.

Bu sonuca itiraz et

Etiketler

İlginizi Çekebilecek Doğrulamalar

İlginizi Çekebilecek Doğrulamalar